Tgrt Haber
28 Nisan 2014 20:57

Alman Cumhurbaşkanı'ndan Türkiye'de skandal sözler

ODTÜ'de öğrencilere seslenen Almanya Cumhurbaşkanı Joachim Gauck, Türkye'nin içişleri sayılabilecek konularda hükümeti sert ifadelerle eleştirdi. Gauck, 'İtiraf ediyorum gelişmeler beni korkutuyor' dedi.

Alman Cumhurbaşkanı'ndan Türkiye'de skandal sözler
odtü, öğrenci, almanya cumhurbaşkanı joachim gauck, türkye, recep tayyip erdoğan, Dış Politika haberleri, Dış Politika,

Almanya Cumhurbaşkanı Joachim Gauck, Ankara temasları sırasında hükümete çok sert eleştiriler yöneltti. Çankaya Köşkü'nde başladığı eleştirilerine ODTÜ'de de devam eden Gauck, "Söylediklerimi içişlerine müdahale olarak algılamayın" diyerek uyarmayı da ihmal etmedi. Gauck, yargı bağımsızlığından bazı sitelere getirilen kısıtlanmalara kadar pek çok konuya değindi. Gauck, MİT yasasından Gezi protestolarına kadar birçok konuda da mesaj verdi. Gauck, özetle şunları söyledi:
"KUVVETLER AYRIMINA SAYGI DUYULMALI"
"Türkiye'de sizler için Almanya'da ne olduğu nasıl önemsiz değilse, bizler için Almanya'da, Türkiye'de ne olduğu önemsiz değil. Bu yüzden kaygı duyduğum bir noktaya değinmek isterim. 50 yaşıma kadar neyin hukuk ve neyin hukuksuzluk olduğuna bir komünist partinin karar verdiği sistemde yaşadım. O gün bugündür hep demokrasinin avantajlarını yaşayarak emin oldum. Almanya kuvvetler ayrımına saygı duymaktadır. Demokrasinin sağladığı kazanımı yaşama tecrübesinin etkisiyle herhangi bir yerde hukuk devletini ve birçok ülkede denenmiş olan kuvvetler ayrımını kısıtlama eğilimini gördüğüm zaman bunu özel bir kaygı duyarak izlerim.
"YARGI BAĞIMSIZLIĞI NASIL GÜVENCEDE OLSUN"
Dolayısıyla bugün burada hükümetin, hoşuna gitmeyen çok sayıda savcı ve polisi yerinden alışı, çarpık gelişmeleri aydınlatmalarına engel olur. Hükümet kararları kendi lehine etkilemeye veya hoşnut olmayacağı kararlardan kaçınmaya çalışırsa yargı bağımsızlığı hala güvence altında olur mu diye soruyorum.
"SÖZLERİM İÇİŞLERİNE MÜDAHALE DEĞİL, KAYGILARIM"
Kimi Türk vatandaşı ve kimi Türk siyasetçi bu tarz eleştiriyi kabul etmekte zorlanabilir. Kimisi haksız ya da istenilmeyen bir eleştiri olarak geri çevirebilir. Beni lütfen yanlış anlamayın. İfade ettiklerim içişlerine müdahale değil, eşit düzeyde paylaşım arzusu. Söylediklerim totaliter bir devlette uzun yıllar edinmiş olduğum deneyimler sonucunda demokrasinin savunucusu bir vatandaşın duyduğu kaygılardır.
"SESİMİ YÜKSELTİRİM"
Bir demokrat olarak, kendi ülkem olmasa da ne zaman hukuk devletinin tehlike altında olduğunu görsem o zaman sesimi yükseltirim. Sesim insanlar içindir; onurları, özgürlükleri ve fiziksel dokunulmazlıkları içindir. Bizler de başka ülkelerin tavsiyelerini dinlemeye hazırız. Almanya'da işlenen cinayetlerden sonra soruşturmaların tek yönlü olduğuna yönelik eleştirileri kabullenmek zorundaydık ve kabullendik.
"ORDUNUN ETKİSİ AZALDI"
Türkiye'de ordunun siyasete etkisi geriye itildi. Kürtlerle diyalog sürecinin başlamasıyla çatışma sayısı azaldı, Ermeniler ve Kürtlere karşı yapılan haksızlıklara ilişkin tarihi tabular yıkılmaya başladı. Erdoğan, Ermeni kurbanların yakınlarına yönelik acılarını paylaştığını ifade etti.
MİT'E ELEŞTİRİ GEZİ'YE ANMA
Son zamanlarda birçok kişinin demokrasiye tehdit oluşturduğu şeklinde algıladığı bir yönetim üslubundan ötürü hayal kırıklığı, burukluk ve öfke ifade eden sesler de duyuyoruz. Örneğin insanların nasıl bir yaşam tarzını benimsemeleri gerektiğine ilişkin bir müdahale söz konusu olduğunda hayatları üzerinde daha güçlü bir gizli servis kontrolü amaçlandığında, sokak protestoları zor kullanılarak bastırıldığında hatta bu yüzden insanlar canından olduğunda...
"İTİRAF EDİYORUM: GELİŞMELER BENİ KORKUTUYOR"
İtiraf ediyorum; bu gelişmeler beni korkutuyor. Özellikle de fikir ve basın özgürlüğü kısıtlandığı için. İnternet ve sosyal iletişim ağlarına erişimin kısıtlandığını; eleştirel bakış açısına sahip gazetecilerin işten çıkarıldığını hatta yargılandığını; gazetelere yayın yasağının getirildiğini ve yayıncıların hukuki baskı altına alındıkları zamanı yaşıyoruz. Oysaki kapsamlı şekilde bilgilendirmek ve bilgilendirilmek özgür ve demokratik toplumun iki ana şartıdır. Ancak bu sayede çarpık gelişmeler aydınlatılabilir ve hükümetin eylemleri kontrol edilebilir.
PROTESTO UYARICI BİR SİNYALDİR
Protesto uyarıcı bir sinyaldir. Vatandaşların kendilerini birer emir kulu olarak algılamamaları ülke refahına hizmet eder. Türkiye vatandaşları ülkelerinin kaderini şekillendirmek için ortak hareket etmeye hazırlarsa bu olgunluk işareti olarak övgüye şayandır. Demokrasinin bu angajmana ihtiyacı vardır.
"HAYAT TARZINA ZORLA MÜDAHALE OLMAZ"
Demokrasi ötekine saygı gerektirir. Kimsenin hayat tarzına zorla müdahale edilemez. Kimsenin dininin kamusal alana da uygulamasına engel olunamaz. Almanya da bu saygıyı öğrenmek zorundaydı. Demokrasinin diyaloğa ihtiyacı vardır. Kamuoyunda kullanılan dilin zehirlenmesi ve düşman imajının oluşturulması toplumsal alana zarar verir."

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...