İnşaat maliyetinde rekor artış: Sektör düzenleme istiyor

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından yapılan açıklamaya göre, inşaat maliyet endeksi, 2021 yılı Haziran ayında bir önceki aya göre, yüzde 2,89, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 42,48 arttı. Bir önceki aya göre malzeme endeksi yüzde 4,23 arttı işçilik endeksi yüzde 0,40 azaldı. Ayrıca bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi yüzde 53,70, işçilik endeksi yüzde 19,88 arttı.

Böylelikle 2015’le başlayan veri setinin en yüksek yıllık artış kaydedildi.

BİNA İNŞAATI MALİYET ENDEKSİ YÜZDE 42,5 ARTTI

Bina inşaatı maliyet endeksi, bir önceki aya göre yüzde 2,85, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 42,49 arttı. Bir önceki aya göre malzeme endeksi yüzde 4,15 arttı işçilik endeksi yüzde 0,29 azaldı. Ayrıca bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi yüzde 53,90, işçilik endeksi yüzde 20,08 arttı.

Bina dışı yapılar için inşaat maliyet endeksi, bir önceki aya göre yüzde 3,05, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 42,46 arttı. Bir önceki aya göre malzeme endeksi yüzde 4,49 arttı işçilik endeksi yüzde 0,81 azaldı. Ayrıca bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi yüzde 53,06, işçilik endeksi yüzde 19,15 arttı.

ERDAL EREN DİLE GETİRMİŞTİ

İnşaat girdi maliyetlerinden yakınan sektör temsilcileri geçtiğimiz günlerde Ticaret Bakanı Mehmet Muş’a düzenleme ihtiyacı taleplerini yineledi.

Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) Başkanı M. Erdal Eren yüksek maliyetler için şunları dile getirdi:

“Çok sayıda alt sektöre etkisi ve istihdam potansiyeli ile ekonominin geneli için büyük önem taşıyan inşaat sektörünün temel girdileri içerisinde ön sırada yer alan çimento fiyatları son dönemde hızlı bir yükseliş içindedir. 2020 Mayıs - 2021 Mayıs döneminde çimento fiyatlarında yüzde 60’ın üzerinde fiyat artışları yaşanmıştır. Yaşanan yüksek fiyat artışını aynı dönemde gözlenen döviz kuru yükselişi ve ÜFE ile açıklamak mümkün olamamaktadır.”

DÜZENLEME İHTİYACI YİNELENDİ

Kamu yatırımlarında da yine müteahhit firmaların diğer girdilere ilave olarak çimentoda da öngörülemeyen maliyet artışına maruz kalmaları nedeniyle ciddi aksamalar yaşayabileceklerine dikkat çeken Eren, “Kamu projelerindeki maliyet artışlarının karşılanabilmesini teminen, gerçekçi bir fiyat farkı ve şarta bağlı olmayan tasfiye hakkının tanınmasını içeren düzenlemeye olan ihtiyacımızı bir kez daha yineliyoruz” diye konuştu.

EK TEDBİR İLE BELİRSİZLİĞİN ÖNÜNE GEÇECEK

İnşaat demirinde son bir yılda yüzde 116’yı bulan fiyat artışı yaşandığını da anımsatan Eren, salgınının küresel ekonomi üzerindeki olumsuz etkileri ve dünya piyasalarındaki gelişmeler bir arada değerlendirildiğinde, inşaat demiri fiyatlarının ek tedbir alınmadıkça kısa vadede olumlu yönde değişmesi ve belirsizliğin giderilmesinin mümkün olmayacağı endişesini dile getirdi.

“ETKİN VE ADİL FİYAT FARKI DÜZENLEMESİ GEREKLİ”

İnşaat demiri fiyatlarının mevcut düzeyde kalması halinde ekonomik konut üretiminin mümkün olamayabileceğine, mevcut fiyat farkı uygulaması ile kamu yatırımı projelerinin de aksayabileceğine dikkat çeken Eren şöyle devam etti:

“İnşaat demiri ile ilgili fiyat farkı formülünde kullanılan endeks ortaya çıkan bu beklenmedik maliyeti karşılamaya yetmemektedir. Kamu yatırımlarında piyasa şartlarını doğru bir şekilde yansıtacak endeksler kullanan, etkin ve adil bir fiyat farkı düzenlemesi yapılması gerekmektedir. Ayrıca demir çelik üreticilerinin bir nebze fedakârlık yapmaları beklenebilir.”